09 Eylül 2003
Amerika-Türkiye ilişkilerinde en önemli konu Kuzey Irak. Bölgede bir Kürt devletinin kurulmakta olduğu ve bunun Amerika eliyle oluşturulduğu konusunda hep uyarılarda bulunduk, ama medyanın Amerika’dan çok Amerikancı kesimleri bunların yalan olduğunu ifade etti. Oysa 1996 Dublin konferansından sonra Amerika açık açık bunu gerçekleştireceğini gösteriyordu. Şimdi Irak, Amerikan işgali altında ve Kuzey Irak’ta bir Kürt devletinden bahsedebiliriz. Hatta bu Kürt devletinin Irak merkezi otoritesinin yerine konumlandığını da söyleyebiliriz. Neden mi?
Bush ne diyor
ABD Başkanı George Bush Irak konusunda dün yaptığı ulusa sesleniş konuşmasında ”Irak’ın kuzeyi kendisini yönetme yolunda ilerliyor” dedi.
Yani bir federal yapı içinde Kürt varlığının devlet olma konusunda Amerika’dan gerekli desteği aldığını bu sözlerden anlayabiliriz. Amerika’nın tek şartı Irak’ta Kürtler’in emredilen şekilde davranmasıdır. Bunu da da sağlar. Nasıl mı?
Amerika bölgede iki önemli kozuna düzenli olarak yıllardır yardım ediyor. Bu yardamlar silah, diğer mühimmat ve para şeklinde oluyor. Bir ara Habur gümrüklerinin milyonlarca dolarlık parası da bu bölgesel Kürt liderlerine aktı. Türkiye bunu engellemek konusunda başarılı olamadı. Bu konuda MGK toplantılarında yaşanan aczimizi, devletin nasıl çaresizlik içinde bulunduğunu ‘Entrikalar Savaşı’ kitabımda orijinal belgelerden okuyabilirsiniz. Bugün Amerika bölgenin Kürt liderlerine ayrı ayrı her ay düzenli olarak 50 milyon dolardan daha fazla para yardımında bulunuyor.
Türkiye
Kuzey Irak gerçeğini Türkiye dışında herkes adım atarak görüyor. Türkiye ise hep savunmada. Kürt devleti kurdurmayacağım diye direnen Türkiye kaybediyor. Türkiye’nin öne geçecek ve direnç noktalarının genel kabulünü sağlayacak ataklarda bulunması gerekiyor. Türkiye böyle dursa da bölgede bir Kürt devletinin oluşumunun yaşaması mümkün değil. Ama buna karşı da bir Türkiye tahlilinin bulunması, politikasının olması gerek. Süreç Türkiye’nin aleyhine işleyecek . Bölgesel politikaları yıkılacak. Amerika ile ilişkileri bozulacak. Türkiye’nin iç dinamikleri ayağa kalkacak. İç politikası etkilenecek.
Amerika bölgede giderek sıkışırken, Irak’ta neden Türkiye’nin federasyon karşıtlığını, Kürt olgusuna karşı takındığı tavrı görmezden geliyor. Çünkü Türkiye’yi önemsemiyor. Karşı çıkışlarının boş, dayanakları olmayan bir tutum olduğunu görüyor. Biz blöflerle yol almaya çalışırken Amerika gerçekçi ve akılcı politikalar izliyor.
Çözüm
Amerika, Türkiye ile arasındaki sorunların iç politikamızdaki etkinliği sayesinde çözüleceğine emin. Türkiye, Amerika’nın arka bahçesi oldu Irak savaşından sonra.
Amerika’nın bu tutumunun Türkiye tarafından iyi analiz edilmesi şart. Amerika, Türkiye ile ilişkilerini gerçeklik ve akıl üzerine kurmuş durumda. Türkiye ise ağlamaklı bir politika izliyor. Amerika’nın Kürt politikaları neredeyse 50 yıldır aynı.
Türkiye’nin Amerika politikaları ise sado-mazoşist bir çizgide duruyor. Türkiye tez elden akıl ve gerçekçilik üzerine bir Amerika politikası oluşturmalı.
Teslimiyet veya duygusal hezeyan değil, akıl ve gerçekçilik zamanı.Türkiye zamanı iyi kullanır ve ileri adım atarsa doğacak çatışmaları önler. Yoksa, işler giderek karışacak. Bunun ucu Kıbrıs’a, Ege’ye ve ekonomimize dokunacaktır.
