28.01.1999
Emniyet’te intihar ettigi öne sürülen Hüseyin Uzun’un ifadelerinde TOBB Baskani Fuat Miras’in da adi geçiyor. Ifadede, Miras’in karisiyla iliskiye girdigi için bir kisiyi öldürttügü iddia ediliyor
Tuncay ÖZKAN
Polisiye romanlari okumayi sevebilirsiniz. Ama günlük yasamda karsimiza çikan olaylari romanlardaki gibi çözemezsiniz. Yasam sanal degil, gerçektir. Kurallari acimasizca isleyen bir gerçeklik… Gazeteci olaylara bakarken bilgi sahibi olmali, arastirma yapmalidir. Olaylara cinayet romani okur gibi bakarsaniz ya da okudugunuz cinayet romanlarindaki senaryolari, yasamda karsiniza çikan olaylara monte ederseniz, yanilirsiniz. Buldugunuz sey sadece sizin yanilginiz olur, gerçek olmaz.
Ask olgusu cinayet romanlarinin vazgeçilmez unsurlarindandir. Ama gerçek yasamda cinayetlerin tek sebebi ask degildir. Daha çok para ve paylasimidir. O yüzden gerçek yasamda her olaya ask takintisiyla bakmaktan kurtulmakta fayda vardir.
Bazi gazetecilerin karsilarinda duran dosyalara bakarken, okuduklari polis romanlarinin etkisinde kaldiklarini görüyorum. Bazilari ise tek kaynaktan bilgi almanin, yönlendirilmis olmanin dayanilmaz agirligi altinda kaliyorlar.
Ikinci iddia
Bu tür olaylarin basinda bana göre Yener Kaya adli borsa bankerinin yakilarak öldürülmesi geliyor. Bu cinayetle ilgili olarak yürütülen polis sorusturmasi, bütün asamalarinda büyük bosluklar ve skandallarla dolu. Bir polisin, bu olayla ilgili olarak ask cinayeti takintisi var. Ama bununla ilgili olarak elde delil yok. Sadece takinti. Üç yildir Yener Kaya’yi yakarak öldüren kizgin koca araniyor. Bazi gazeteciler bu kizgin kocanin adini bildiklerini yazdilar. Ama israrla bu adi açiklamiyorlar. Tarif ediyorlar, o tarife uyan kisi sokaklarda geziyor. Olay boyunca defalarca sorgudan geçiyor, kimse ona dokunmuyor. Hayret ki hayret.
Ben ise bunun bir ask cinayeti olmadigini düsünüyorum. Ask cinayeti oldugunu düsünen cinayet masasi amiriyle de, süphelilerle de, borsa ve ekonomi dünyasindaki diger ilgililerle de görüsüyorum. Dosyayi okuyorum. Yener Kaya olayinda cinayet romani severlerin diliyle söyleyeyim; kadinin degil, paranin takibinden sonuca ulasilacagina inaniyorum.
Buna ask cinayeti diyenlerin, adalete yardim için o sakladiklari kizgin kocanin adini açiklamalarinin gerekliligine inaniyorum. Savcilara bu ad verilmelidir.
Bu konuda daha çok seyler söyleyecegim. Ama simdilik bu kadar. Çünkü bir baska ask cinayeti iddiasi, gerçekten arastirilmasi gereken noktalara ulasmis durumda. Ama nedense daha kaynagindayken ask cinayeti olarak dile getirilen bu konuda hiç kimse bir sey yapmiyor. Iddialar ‘siyasi santaja’ dönüstürülerek ortalikta dolastiriliyor. Çünkü adalet, polis olayi arastiramiyor. Arastirma yapacak mekanizmalarin önüne, yine siyasilerce konulan engeller nedeniyle, gerçeklere ulasilamiyor.
Olay Hüseyin Uzun adli, mafya üyesinin sorgusu sirasinda gündeme geliyor. Uzun bu ifadesini verdikten, daha dogrusu videolu sorguda 6 kaset dolduracak kadar anlattiktan sonra intihar eden kisi. Hüseyin Uzun dedikodu olarak kulaktan kulaga fisildanan olayla ilgili olarak, bildiklerini anlatiyor. Uzun ifadesinde diyor ki:
“Türkiye Odalar ve Borsalar Birligi (TOBB) Baskani Fuat Miras’in esi, Valim (Vali Mazma) adli bir sahisla birlikte yasiyormus. Bunun üzerine Fuat Miras olayi ögrenince (1993 yilinda) Valim’i (Vali Mazma) cezalandirmak için tanidigi mafya tetikçisi Ibrahim Cici’yi görevlendiriyor (Ibrahim Cici, ünlü kömürcü Bekir Kutmangil’i öldüren mafyaci). Bu sirada Fuat Miras da Yesilköy’de nalburluk yapan Valim Masbin (Vali Mazma) ve kardesinin dükkânini basip, ‘Bunun cezasini çekeceksiniz’ diyor.
Ardindan da Ibrahim Cici dükkâni basip o sirada birlikte oturmakta olan Masbin (Mazma) kardeslere kursun yagdiriyor. Valim Masbin (Vali Mazma) ölüyor, kardesi yarali olarak kurtuluyor.
Kardesler olayla ilgili olarak polise sikâyetçi oluyor. Ama sikâyet dilekçeleri ortadan kaldiriliyor. Cici firar ediyor.
Siyasi komplo mu?
Ibrahim Cici, daha sonra bu olayla ilgili olarak Fuat Miras’a santaj yapan bir kisiyi de Bahçelievler Ömür Hastanesi önünde, Malatyali bir sahsa tek kursunla vurdurtarak öldürtüyor.”
Olayin Hüseyin Uzun’un penceresinden aktarilan kismi bu kadar. Ifadede bunlar kayda da giriyor.
Ankara bunun üzerine alarma geçiyor. Çünkü TOBB’da Fuat Miras ile halef selef durumunda olan ve iyi arkadas olduklari bilinen eski Bakan Yalim Erez 56. hükümeti kurmakla görevlendiriliyor. Bu asamada Içisleri Bakanligi durumdan siCumhurbakan Süleyman Demirel’i haberdar ediyor. Olayin arkasinda bir siyasi komplo olup olmadigi tartisiliyor. Ancak iddialari dile getiren Uzun intihar ediyor. Bu sirada bazi gazeteciler, bu olayla Yener Kaya cinayeti arasinda bile baglanti kuruyorlar. Sifreli yazilar yaziliyor. Nereye çekersen oraya gidiyor. Ask cinayeti takintisi, gerçegi örtüyor.
Devletin siyasi tepesi, olayin üstüne gidilmesi konusunda kararsiz kalinca, Emniyet bürokrasisi de agirdan aliyor. Sonuç ortaya çikan yeni bir batakliktir. Oysa olay arastirilsa, Fuat Miras’in ifadesi alinsa, konusulsa, iddianin üstüne gidilse bataklik kuruyacak. Ama Türkiye’de bataklik üretmeye, kurutmaktan daha hevesli o kadar çok adam var ki… Hiçbir olayda karanligin yüregine gitmek aliskanligi yok. Karanlik korkutuyor. Islik çalinca korku geçecek saniliyor. Karanlikla yüzlesilmiyor. Hesaplasilmiyor. Bu yüzden de insanlarin dogru bilgilenme, bu bilgiyle yasamlarini ve tercihlerini sekillendirme haklari olamiyor.
Türkiye’de kurumlastirilmasi gereken en önemli seylerin basinda dogru bilgiye ulasilmasi gelmelidir. Bunun için de en önce adliye ve kamu kaynaklarinin seffaf olmasi ilkesi yasama geçirilmelidir. O zaman senaryolar degil, bilgiler konusur.
Fuat Miras ile ilgili iddialari kendisiyle de konustum. Miras aynen sunlari söyledi:
Hüseyin Uzun’u taniyor musunuz?
Miras: Ismini duydum da, benim herhangi bir tanisikligim falan yok. Tabii o beni taniyabilir. Belki restorana falan gidip gelmis olabilir ama uzaktan yakindan beraber oldugum bir adam degil.
Vali Mazma diye birisini taniyor musunuz?
Miras: Hayir
Vali Mazma’yi esinizle iliski kurdugu için Ibrahim Cici adli kisiye öldürttügünüz, Hüseyin Uzun’un ifadelerinde dile getiriliyor. (Ifadeyi okudum)
Miras: Sunu söyliyeyim bu alti sene evvel ortaya çikan bir olaydir. Alti sene evvel bu vurulan çocuk benim yelken tadilatimda is yapan bir arkadasimdir.
Vali…
Miras: Vali degil ismi… Su anda aklima gelmiyor. Sey… lakabi zannediyorum. Yani Yesilköy öyle taniyabilir. Simdi bu arkadas iste bazi noktalarda parasini pesin almisti. Bende bu arkadasa dedim ki, gel bunlari yap, yapmazsan dedim, bu parayi senden fazlasiyla tahsil ederiz. Bizi zora sokma.
Evet.
Miras: Aramizda geçen olay budur. Ondan sonra bu çocuk üç dört ay sonra, orada bir seye ugruyor. Tecavüze ugruyor. Yani, sey olarak bilmiyorum tabii. Bu arada benim esimin ismini ortaya attilar. Benim esimi Türkiye’de herkes taniyor ve benim esimin ne derece karakter yapisina sahip oldugunu herkes biliyor. Bunun için hiçbir zaman böyle bir sey yok. Bu olayi, bununla süslemeye çalistilar. Sonra bu olayla ilgili herhangi bir sorusturma ve arastirma olmadi: Yani ben bu konunun disinda oldum. Simdi böyle bir olayi tekrar getirip bir adamin bu sekilde ifade vermesi… Niye ifade verdi? Niye beni bu olaylara karistirdi onu da bilmiyorum?
Peki Ibrahim Cici’yi tanir misiniz?
Miras: Ibrahim Cici’yi bazi futbol maçlarinda sahada gördügüm bir arkadastir. Yani kendisiyle yakin bir dostlugum, yakin bir görüsmem falan yok. Uzakta yalniz top oynarken… Yani Selim Soydan gibi arkadaslar top oynarken orada, sahada gördügüm bir arkadastir. Kendisi de top oynamaya gelen bir çocuktur. Ondan sonraki olaylarda kendisiyle en ufak uzaktan ve yakindan bir ilgim yok.
Peki, bu kisileri, bu iki kisiyi nalbur dükkâninin önünde tehdit ettiniz mi?
Miras: Simdi demin söyledigim olayda tehdit olayi yok.
Peki bu olayi kullanarak size santaj yapan kimse oldu mu?
Miras: Hayir, hiç kimse bu olayla iliskili olarak en ufak bir sekilde bana gelip de böyle, böyle demedi. Siz konusuyorsunuz.
Tabii çocugun durumunu, çalisma tarzini, kimlerle temas etti, arkadaslik yapti bilmedigim için onun hakkinda herhangi bir sey söyleyecek durumda degilim. Yani bu olay vuku buldugu zaman gidip de bu dükkânda mi yapilir? Yani onun birçok yollari var, seyleri var… Yani o gidilmis dükkâninda böyle bir suikasta ugramis, ondan sonra bunun hakkinda herhangi bir sikâyet konusu gündeme gelmis midir?
Miras’in sözleri de böyle. Bu isi de adalet çözecek. Ama olayi adaletin önüne kim götürecek?