18.03.1999
Çete operasyonlarinda önemli bir ad olan Mustafa Kefeli, DGM’ce araniyor. Eski ünlü savcilar, küskün politikacilar, bazi üst düzey bürokratlar, Kefeli’yi DGM’nin elinden kurtarmaya çalisiyor
Kendilerini ‘esekten düsenler’ olarak tanimlayan, seçim küskünü -ya da düskünü- milletvekilleri için, bunca kavga sonrasinda tünelde isik göründü mü? Bana sorarsaniz hayir. Seçim onlarsiz yapilacak. Ama Türkiye üzerine komplo teorileri üretenlerin bu, akli sonradan baslarina gelen milletvekili grubuna yaptiracaklari daha pek çok sey olsa gerek.
Sanmayin ki bu ortamda küskünlere sadece Necmettin Erbakan’in yasagini kaldirtma kavgasi verdirmekle yetinirler. Anadolu deyisiyle; etlerinden, sütlerinden, derilerinden ve de aymazliklarindan daha çok yararlanilir küskünlerin. Çünkü onlar samimiyet duygularini yitireli epey zaman geçmis.
‘Esekten düsenler’ deyimini kendilerine yakistiran küskün milletvekilinin adi Esat Kiratlioglu. Lideri için her seyini birakan, adini bile mizah konusu yaptiran 30 yillik milletvekili. 40 yillik siyasetçi. Politikanin çokça yerel bir kavga oldugunu, lider yalakaligi yaparak degil, bölgesel çalismalarla büyünülecegini en iyi bilen kisilerin basinda olmasi gerekiyordu. Ama kolay yolu tuttu. Lider saksakçiligi yapti. Tansu Çiller’in fikirlerine, programina, parti örgütünün içinde bulundugu duruma, ya da kendisinin içine düstügü tirajikomik konuma degil de listeye alinmayisina kizmis. “Esekten düstük” diyor. Bu kavgada kim esek, kim sürücü, anlayan var mi?
Dünkü gün dünde kalir
Sokaklarda bombalar patliyor. PKK, IBDA-C, TIKKO; biri ayrilikçi, digeri Islamci, öteki Marksist-Leninist üç örgüt karar almis, birlikte eylem yapacagiz diyor. Türkiye’ye karsi tarihinin en büyük terör koalisyonu kuruluyor. PKK Avrupa’da siyasallasiyor, beyler Meclis’te binbir zahmetle kurulan azinlik hükümetini seçime bir ay kala düsürecegiz diye yükleniyorlar:
– Ya Necmettin Erbakan’in yasagi kalkar, ya da seçim yapilmaz.
Cavit Çaglar Meclis kulisinden Recep Tayyip Erdogan’in cep telefonuna ulasiyor:
– Dayan kardes kurtulacaksin.
Ittifakin böylesi Türkiye’de az görülür. Hazir bu ittifak kurulmusken pes pese yasa degisikliklerini de yapsalar hep beraber rahatlariz. En önce ceza yasasi degistirilmeli. Santaj ve tehdidi suç olmaktan çikarsalar ne güzel olur…
Bu milletvekilleri Meclis’te dokunulmazlik zirhlariyla örülü saltanat kayigi kavgasi verdikleri gün, disarida da PKK, IBDA-C ve TIKKO ittifaki kuruluvermisti bile. Bir araya gelemez denilen terör örgütleri, kol kola kan ve gözyasi irmaklari olusturuyordu. Meclis’te ayri bir ittifak, sokakta ayri bir ittifak. Bunu görmezden gelenlere küskün degil, aymaz denilir. Terör görüsmesi diye topladiklari Meclis’te, isi bes yillik maas ve ayricaliklilik noktasina çeken küskünlerin hakliligi kaldi mi sizce? Tipki ilk Meclis’te Mustafa Kemal ve arkadaslari vatan için savasirken, Polatli’da yankilanan Yunan topçu atesinin gürültüsünü Meclis’te duya duya, ‘maaslarimiza zam isteriz’ diye ayaklanan milletvekili grubu gibi davraniyorlar. Tarihte böyle animsanacak olmak, aci olsa gerek…
Simdi seçimler ertelense ve daha sonra yapilacak seçimlerde küskünler liste baslarina konulsa her sey degisir. Ne lider sultasi kalir, ne de ‘Vatan-Millet-Sakarya’ nutuklari. Dünkü gün dünde kalir, onlar yol alir. Peki ya Türkiye?
Bu liderler, bu milletvekilleri ‘esekten düstükleri’ gün mü diktatör oldular?
Parti içi demokrasi yeni mi rafa kalkti?
Meclis millet yerine lider egemenligine yeni mi girdi?
Onca küfür, kavga, bos laf ve rezillikten sonra bir gecede mi bu kadar farkli adam dost oluverdiler?
Acaba birbirlerine karsi sevgi damarlarini açan ne?
Türkiye’de sokaktaki insan için terör bir yasam aliskanligi haline dönüsüyor. Son iki hafta içinde patlayan bombalar 13 kisinin canini aliyor. Küskünler için bu konulari tartismak bile gerekmiyor.
Kimsenin Meclis neden açildi demeye hakki yok. Elbette ki Meclis açilir ve çalisir. Ama ne için açtiginiz ve samimiyetiniz önemlidir. Terör için Meclis açacaksiniz, sonra gerekçenizi ortadan kaldirip ‘seçim istemezzük’ diye bagiracaksiniz. Culusunu begenmeyen yeniçeri misali, Ankara semalarinda milletvekili sesleri yankilaniyor:
“Hükümetin kellesini isterük…”
Ya sonra… Sonra gelsin Tayyip Erdogan, Necmettin Erbakan; gitsin hukuk.
Peki ama cezaevlerinde yatan onca fikir suçlusu için niye ayni nidalari atmadiniz? Yillardir onlar mahpus damlarinda çürürken neden ortalarda yoktunuz? Iki binli yillari planlamasi gereken Meclis, iki siyasiyi kurtarmak için hukuku kaldiriyor. Sokakta terör estiren mafyanin kaynagini baska kurumlarda aramaya gerek kaliyor mu? Ne günlere kaldik… Bunun ötesinde ne yapacaklar acaba?
Sorunlarla ilgileniyorlar mi?
Türkiye’nin hangi sorunu küskünleri Erbakan ile Tayyip Erdogan’in kurtarilmasi kadar yakindan ilgilendiriyor?
DGM’ler mi?
Organize suç örgütleriyle mücadele mi?
Bankalar yasasi mi?
Bunlarin hepsi diye bagiran küskünleri duyar gibi oluyorum. Ama samimiyet yok o seslerde. Bunlarla ilgili düzenlemeler Meclis’te sürünürken dönüp bakmadilar bile bir kere.
Kasim ayinda DGM’lerdeki asker kökenli hukuk adamlariyla ilgili olarak düzenleme yapmak gerekirdi, yapmadilar. Abdullah Öcalan yüzünden DGM’lerdeki asker kökenli hukuk adamlarinin geri çekilmesiyle karsi karsiya kaldik. Bu asker huukçulardan bazilari Türkiye’de çok önemli dosyalar üzerinde çalisiyorlar. Bir kisi bile bu konu üzerine halkin kürsüsünde, Meclis’te konusmuyor. Bu dosyalara kim bakacak? Bu kisilerle ilgili düzenlemeler yapilirken, Türkiye’nin çetelerle mücadelesinde bu hukuk adamlarinin kaydettigi gelismeler ne olacak denilmiyor?
Birileri küskünlerle el ele vermis, Türkiye’nin çete pisligini hali altina saklamak istiyor izlenimi var bende.
Küskünler göremedikleri pek çok oyunun altinda kalacaklar.
Ankara’da bazi güçler çete operasyonlarinda önemli bir ad olan Mustafa Kefeli’yi kurtarmak için canla basla savasiyor. Kefeli ise halen Istanbul DGM’ce araniyor. Ankara’da eski ünlü savcilar, yeni küskün politikacilar, bazi üst düzey bürokratlar hep birden Kefeli’yi DGM’nin elinden kurtarmaya çabaliyorlar. Neden? Asker kökenli hukuk adamlari DGM’lerden çikinca çete savasinda hangi sorunlarla karsilasacagiz? Küskünler bu konuda Meclis’te bir gündem disi görüsme açabilirler mi acaba?
Mafya buharlasti
Farkinda misiniz, çete isi bitti sanki. Alaattin Çakici, Kürsat Yilmaz unutuldu. Sokaklari haraca baglayanlar yok oldu. Bunlarin devlet içindeki uzantilari temizlendi. Hiçbir sorun yok. Çek senet mafyasi buharlasti. Maliye Bakanligi’nin elinde bulunan 60’tan fazla dosya nerede simdi? Ne yapiliyor bu dosyalar için? Türkiye’nin temiz toplum, temiz yönetim idealleri ne oldu? Bunlarin kavgasini Meclis’te verenler nerede? Neden susuyorlar? Kavgaya girmeliler. Türkiye son iki yilda 30 yilin çete pisligini, faili meçhul cinayet rezaletini aydinlatti. Sokaktaki insanlar çek senet mafyasinin elinden, is dünyasi haraçtan ve kirli unsurlarindan kurtuldu.
PKK terörü konusunda yeni bir dönemece gelindi. Bu asamada her seyi ihtiras ve hirsa kurban etmemek lazim. Düne kadar kalite diye bagiranlar, Meclis yenilenmeli diyenler, simdi, benim disindakileri yenile diye kavga veriyorlar.
Ne ekonomi umurlarinda, ne terör, ne gelecek yüzyil. Rant sofrasindan kaldirilmak üzere olduklari için bagiriyorlar. Bütün bunlardan sonra gelecek iktidar devletin ekonomideki agirligini yüzde 30’larin altina indirmezse, kamu bankalarini özellestirip kredi yolsuzluklarini toptan ortadan kaldirmazsa, milletvekili dokunulmazligini sinirlamazsa yaziklar olsun. 18 Nisan’dan sonra olusacak Meclis’te lider sultasi altinda emir eri olacak milletvekillerine de bu milletin vergisinden alacaklari maaslari haram olsun. Parlamentoda degisimi ve demokratiklesmeyi yaratmazlarsa onlara yaziklar olsun.
Meclis Türkiye’ye sahip çiksin. Bakin o zaman Türkiye, Meclisine de, milletvekiline de nasil sahip çikiyor.