02 Aralık 2003
Gürcistan’da gerçekleşen iktidar değiştirme oyunu Türkiye için çok acil önlemlerin gündeme getirilmesine neden olmalıdır. Oyun kurabilen Türkiye’den, oyunlara kurban giden Türkiye görüntüsüne dönüş kabullenilemez. Kafkasya coğrafyasının en önemli siyasi aktörlerinden biri olan Türkiye’nin, artık gelişmeleri yönlendirmek bir yana, anlamakta zorlanması, ulusal politikalarında kurumsal bütünlük sağlayamaması böyle devam ederse kötü sonuçlar doğurur. Türkiye’nin geçmiş dönemde Gürcistan için harcadığı enerji, para ve ilişkilerin devamı noktasında bile bölgeyi bu denli sahipsiz bırakması çıkarlarımıza terstir.
Sorular ve yanıtları
Amerikan finansörü Soros, muhalefete ayaklanma eğitimi için para veriyor. Daha doğrusu o ülkesinin çıkarları doğrultusunda elinden geleni yapıyor. Yap denileni yerine getiriyor. Bu destekle ki 1 milyon dolar civarında olduğu kaydediliyor, ülkede geçtiğimiz yıldan beri sokak gösterileri ve sonuçta iktidarı devirme provaları yapılıyor. Şevardnadze’nin ülkede reformları uygulama ve geliştirmede etkili olsunlar diye politikaya getirdiği Saakaşvili ile Zhvania, Amerika’daki bir kısım çevrelerin etkisiyle Şevardnadze’ye başkaldırdılar. Her iki ad da özellikle Saakaşvili Amerika’da eğitim gördüğü dönemlerde girdiği ilişkilerin sonuçlarını görüyor şu anda… Ankara bütün bu süreçte kuru destek mesajları dışında tepkisiz kaldı. Tepkisiz kalmak demek yarın Rusya ile birleşeceğim açıklaması yapan Acaristan bölgesi ile ilgili hukuki ve insani sorunları göğüslemek demek.
Türkiye bunlara hazır mı? Batum dahil bölgenin Rus etkisine girmesine razı mı? Gürcistan ki enerji geçiş noktasında kilit ülke, parçalanmasını destekliyor mu? Bu soruların Türkiye’de karşılıklarının net verilmesi gerek. Ama çıt yok.
Türkiye’yi Gürcistan’da kim destekliyor
Türkiye’yi destekleyen Şevardnadze artık Gürcistan’da yok. Türkiye yerine kimi ve hangi ilişkilerini koyuyor? Rus Dışişleri Bakanı’nın arabuluculuğu, ABD yönetiminin baskısı ve ayak oyunları ile Şevardnadze istifa etmek zorunda kaldı. Rus Başbakanı Abhazya, G. Osetya ile Acaristan liderlerini Moskova’da topladı. Ankara’dan çıkan tek ses Türkiye’nin gelişmeleri dikkatle izlediği. Gerçekten bütün bu gelişmeler dikkatle izleniyor mu?
Zaman kimin için çalışıyor
Türkiye acı terör hadiselerine sahne oldu, araya bayram tatili girdi, tamam. UEFA’nın haksızlıklarına boyun eğmemek için seferber olduk. Bunu da anlıyoruz. Ama, nefes borumuz niteliğindeki bir ülkede bir, iki yıl öncesine kadar dengeleri etkileyen Türkiye, bugün Gürcistan’daki gelişmeleri dikkatle izlemekten başka bir şey yapamıyor mu? Türkiye’de öylesine güçlü bir Gürcü lobisi ve etkinliği var ki inanmak zor. Ama bu lobi dahi sessiz. Bu sessizlik kötü. Çünkü Türkiye bu noktada güçlü bir çıkış yapmazsa, 20 yıl sonra bugün kaybettiği Gürcistan’dan kendisine yönelecek olayları biraz zor göğüsler.
Gürcistan’ı dikkatle izlemek demek, 20 yıl sonrasını görmek demektir. Türkiye’de ise uzağı görememek, günü yakalayamamak, günün içinde kaybolmak gibi alışkanlıklar ve esaretler var. Türkiye bunları hak etmiyor. Türkiye böyle giderse yarın Kafkasya’dan da kopar. O zaman ne olacak. Türkiye’nin bazı olayları dikkatle izlemesi demek, öncü olması, olayları etkilemesi, değiştirmesi, kendi senaryolarının bulunması demektir. Bunlar var mı?