19 Haziran 2001
Halk Bankası ve Yenal Ansen ikilisi Türkiye’nin yolsuzluk gündeminde en çok tartışılanlar arasındaydı. Ansen ve banka siyaseten korunup kollanıyordu. Dosyaları savcılığa bir türlü gönderilmedi. Bu konuda Devlet Bakanı Recep Önal çokça eleştirildi. Ama ondan sonra da değişen bir şey yok. Dosyalar yine sümen altı.. Zar zor savcılık önüne gelen dosya şimdi soruşturuluyor. Ama sadece bir boyutuyla: Egebenk. Ege Bank’ta batan krediler 160 milyon dolar. Ama Halk Bankası’nda batan paraların toplamı neredeyse 700 katrilyon lira. Bu dosya ve paralarla ilgili işlem yok. Neden?
Halk Bankası’nda batık kredilerle yüklü olan firma sayısı 167. Haklarında soruşturma istenen 81, haklarında soruşturma açılan 11 firma ve kredi işlemi var. Diğer dosyalar bekliyor. Niye? Bunları kim bekletiyor?
İstanbul Cumhuriyet Savcısı Osman Uludüz şimdi bir büyük iş gerçekleştiriyor. Kamu bakanlarında yok edilen paraların soruşturması elinde. Yenal Ansen sorgusu bu bakımdan önemli. Uludüz bilmelidir ki üzerine onlarca baskıyla geleceklerdir. Bir duyumum olduğundan değil, diğer örneklerine bakarak söylüyorum. Yenal Ansen’i yargıdan kurtarmak ve bu dosyaların üzerini örtmek için siyasetçisi, hukukçusu, yöneticisi bastıracaktır. Ama bu yürekli savcı bilmelidir ki, kamuoyu ve bu işleri takip eden namuslu yöneticiler yanındadır. Kendisine kim baskı yapmaya kalkarsa o batar. Çok zorda kalırsa savcı bir açıklasın baskı yapmaya kalkanları da görelim onların boylarını. Bakalım o zaman ne yapabilecekler.
Buradan Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk ve diğer yetkililere sesleniyorum. Bu soruşturmalar üzerinde gölge bulunmamalı. Aksine bu savcıların önü açılmalı. Yoksa Türkiye’nin önünü kapatacaklar. Gözümüz, kulağımız bu savcılarda ve yargılamalarda. Özel bankalara hukuk ne diyorsa, kamu bankalarına aynen bunlar uygulanmalı. Kamunun hırsızı iyi, özelinki kötü diye bir hukuk anlayışı olabilir mi? Hırsız her yerde hırsızdır. Soygun da soygun. Bu dosyalar genişletilip sonuna kadar gidilmelidir. Kamu başka türlü temizlenemez.
Polisten vali yapmayın
Türkiye’de kendi elimizle sistemle oyunuyoruz. Kamu yönetiminde büyük hatalar işleyerek bu durumlara düştük. Bir polis vali furyası yaşandı. Sonuçta hem valilik müessesesi hem polislik mesleği zarar gördü.
Mesleğine polis olarak başlayıp, en üst düzey müdür olarak devem ettirme hayalini ellerinden aldılar polislerin. Sistemi siyasetin oyuncağı haline getirdiler. Polisi kullanmak isteyen işadamı, tüccar ve siyasetçi etkin olmaya başladı. Emniyet müdürlüğü titri yetmeyince, valilik vermeye başladılar. Polislik mesleğinin hayallerini ve doruklarını yok ettiler. Emniyet müdürü vali olmak için, vali olan siyasete atılmak için kullanır oldu polis olmanın avantajlarını. Parlamentoya bir bakın böyle onlarca kamu görevlisi dolu.
Ben polisten vali yapılmasına karşıyım. Halkın büyük bölümünün de karşı olduğunu düşünüyorum. Terör ile mücadele kapsamında başlatılan uygulama artık çürüdü. Terör ile ilgili, ilgisiz her yere bir polis vali atanmaya başladı. Oysa illerde merkezi otoritenin en üst düzey yöneticisi olacak kişilerin ekonomi, planlama gibi konularda uzman olması lazım. Valilik müessesesi bu uygulamadan çok zarar gördü. İller zarar gördü. Vatandaşlar kalkınma ve bunun palanlanmasında büyük kayıplara uğradılar.
Polis valiler dönemi artık sona ermeli. Vali vali olmalı, emniyet müdürü emniyet müdürü. Terör ile mücadelede de polis vali uygulamasının bir sonuç vermediği ortada. Bu uygulama yüzünden İçişleri Bakanlığı da sadece polis bakanlığı görüntüsüne büründü. Bakanlığın da bu görüntüden bir an önce kurtulması şart. Yerel yönetimlerden sorumlu olan ve merkezi otoritenin güçlü eli konumunda bulunan bakanlık, polis bakanlığı konumuna indirgendi. Polis kökenli bakan da atanınca sonuçlar ortada.
Polis Türkiye’de işini yapmalı. Hatta belli makamlarının yasayla getirilen dokunulmazlıkları olmalı. Bunun örnekleri başka ülkelerde mevcut. Ama polisi vali, siyasetçi gibi kavramların girdabına soktuğunuzda ortaya çıkan tablo çirkin oluyor.
Yakında il jandarma komutanları bizi vali yapın derse ne olacak? Emniyet müdürlerinden daha mı az bilgi sahipleri bu komutanlar? Ya da il eğitim müdürleri valilik isterse ne yapacaklar? Bu işi durdurun lütfen. Polisten vali yapmayın. Polis, polis olarak kalsın ve yükselsin. Hem polislik mesleğini hem valilik kurumunu içine düştüğü hatalı uygulamadan kurtarmış olursunuz.