06 Haziran 2002
Kamu bankacılık yapmamalı. Çünkü yapamıyor. Yaptığında eline yüzüne bulaştırıyor. Siyasi baskılar, rant beklentileri ve kredi sistemindeki usulsüzlükler, yolsuzluklar kamu bankalarını bitiriyor. İliğini kemiğini sömürüyor. Kamu bankaları, aynı zamanda kamu maliyesini seçilmiş azınlıklara peşkeş çekiyor. Siyaset rantını buradan elde ediyor.
Örnek mi alın size bir banka, kredi ve bir şirket…
Halk Bankası
Favori Dinlenme Yerleri AŞ firmasının (Cemil Çakmaklı) Halk Bankası’ndan kullandığı krediler toplamı 40 milyon dolar. Bunların içerisinde en önemli kısmı senet karşılığı krediler. Bu kredinin teminatı satılan devre tatil villalarının senetleri. Banka tarafından tahsis edilen ve firma tarafından kullanılan kredi tutarı 13 milyon mark. Senetler 1999 ve 2000 yılı vadeli, kısmen 2001 yılını kapsayanları da var. Ancak verilen senetlerin % 70’i fiktif; yani üzerine sahte isim ve adresler yazılarak tanzim edilenlerden oluşuyor.
Firma 2001 yılı şubat ayında “Naturland” tesisi üzerinden 10 milyon mark tutarında ipotek vererek, bu kredinin teminat tutarını 3 milyon marka düşürmüş. Daha sonra da senetleri geriye alarak imha etmeye çalışmış. Ama ne yapsa gene de büyük bir kısmı bankada kalmış.
Bu senetlerin vadesi gelenlerinin hepsi protesto olmuş ve banka tarafından icraya verilmiş, ancak adreslerde senet üzerinde adı geçen şahıslar bulunamadığından herhangi bir işlem yapılamamış, firmadan tahsili yoluna da gidilmemiş. Ne güzel değil mi?
Hatta firma Toprak Bank ve İş Bankası’ndan da kullandığı kredilerde aynı yöntemi uygulamış.
Ancak özellikle İş Bankası başkent şube müdürü Adil Yağcı’nın dikkatli incelemesi sonucu bu durum fark edilmiş, savcılığa suç duyurusunda bulunulacağı ifade edilerek, senetler firmaya iade edilmiş. Tabii ki gerçek senetler alınmış. Kamu bankası ile özel sektör arasındaki fark burada işte.
Naylon fatura
Firma 31.08.2000 tarihinde halka açılmış ve bu sayede kasasına 6 milyon dolar para girmiş. Ancak bu paranın oldukça büyük bir kısmı uçmuş. Bilançolarda fiktif kalemler oluşturularak para eritilmeye çalışılmış. Borç ödenmeyecek ya… Ve en sonunda da firma VİP İnşaat ve Emlak Ltd. Şti. ile Timtaş İnşaat ve Sanayi AŞ firmalarından alınan gerçek olmayan faturalarla işlemi halletmiş. Bu faturaların dökümü şöyle:
VİP İnşaat ve Emlak Ltd. Şti.
TARİHİ FATURA NO TUTARI KDV TOPLAM
10.01.2001 192519 861.512.762.225 146.457.169.578 1.007.969.931.803
25.01.2001 192520 854.700.854.701 145.299.145.299 1.000.000.000.000
07.02.2001 192521 1.196.581.196.581 203.418.803.419 1.400.000.000.000
26.02.2001 192522 940.170.940.171 159.829.059.829 1.100.000.000.000
05.03.2001 192523 658.055.409.386 111.869.419.672 769.924.829.508
28.03.2001 192524 658.055.409.386 111.869.419.672 769.924.829.508
TOPLAM 5.169.076.572.450 878.743.017.469 6.047.819.590.819
Timtaş İnşaat ve Sanayi AŞ
TARİHİ FATURA NO TUTARI KDV TOPLAM
15.01.2001 001035 598.290.598.291 101.709.401.709 700.000.000.000
22.02.2001 001036 598.290.598.291 101.709.401.709 700.000.000.000
26.03.2001 001037 636.528.109.258 108.209.778.574 744.737.887.832
TOPLAM 1.833.109.305.840 311.628.581.992 2.144.737.887.832
Toplam 8 trilyon 192 milyar 558 bin lira tutarında naylon fatura elde edilmiş. Ayrıca Dokap Yapı Elemanları Sanayi ve Ticaret AŞ firmasından alınan toplam 1 trilyon 435 milyar 675 milyon lira aynı şekilde naylon fatura olarak diğerlerinin yanına eklenmiş.
TARİHİ FATURA NO TUTARI KDV TOPLAM
02.01.2001 110351 634.339.062.721 107.837.640.662 742.176.703.384
05.01.2001 110352 592.733.011.953 100.764.612.032 693.497.623.985
TOPLAM 1.227.072.074.674 208.602.252.694 1.435.674.327.369
Hatta bu firma grup şirketi olmasına rağmen KDV’yi beyan etmemiş, faturaları yasal kayıtlarına almamış. Peki bu firma nasıl olup da halka açılmış derseniz, Türkiye’de naylon fatura olur da sahte mali denetim raporu olmaz mı? Olur olur, bal gibi olur. Böyle fatura toplamı 9 trilyon lirayı aşmış kimsenin umurunda değil.
VİP ve TİMTAŞ firmalarına ait faturaların geçmiş yıllarda da kullanıldığı kayıtlarda mevcut. Bu da muhtemelen Halk Bankası’ndan alınan paraların kamuflajında işe yaramıştır.
Halk Bankası geçmişte işte böyle yağmalanmış. Diğer kamu bankalarının olduğu gibi. Bir özel bankaya bunu yapabilirler mi? Asla. Çünkü özel bankanın sahibi adamın ciğerini söker alır. Devlet ise sahipsiz. Ne diyorlar:
Devlet malı deniz, yemeyen domuz domuz domuz.