09 Temmuz 2001
Garibaldi gömleklerinin sahibi, çete zanlısı olarak yargılanan işadamı Özkan Akkayagil ile Halk Bankası eski Genel Müdür’ü Yenal Ansen arasında güçlü bağlar var. Ansen bir kredi sorununu mafya aracılığıyla çözdü. Kamu bankası ile mafya omuz omuza!
Müflis işadamı, çete zanlısı Özkan Akkayagil (Garibaldi gömleklerinin sahibi, şu anda tutuklu ve çete oluşturmaktan yargılanıyor) ile Halk Bankası eski Genel Müdür’ü Yenal Ansen’in ne ilişkisi olabilir? Yanıt basit: Para. Ansen’in değil tabii. Halk Bankası’nın parası. Halk Bankası yetkilileri Akkayagil’e paraları bastırırken görevlerini kötüye kullanmışlardır. Yüreği yeten varsa kaldırsın koruma duvarlarını, mahkemelerde hesap versinler.
Akkayagil ile Ansen arasında Kahramanmaraş Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmekte olan bir dava, bağların ne kadar güçlü olduğunun da kanıtıdır. Ansen, Akkayagil’i Kahramanmaraş’ta mafya bulmaya yollamış ve bir kredi sorununu mafya aracılığıyla çözmüştür. Kamu bankası ile mafya omuz omuza! Böyle yürür bu düzende kredi işleri. Şaşmamak gerek. Şimdi niye Ansen bu dosyalardan yargılanamıyor anlıyor musunuz?
Bütün bunlar ne demek? Bütün bunlar Türkiye’de ayakların baş, başların ayak olduğunun göstergesi demek. Onur, erdem, özgürlük, bağımsızlık gibi kavramların devlet yönetiminde ayaklar altında bulunduğu demek.
Özkan Akkayagil’in Turizm Yatırım Otelcilik ve Garibaldi firması’na Beyoğlu, Yaman Tekstil’ine Levent ve Kundul Tekstil firmasına Merter Şubesi’nden Halk Bankası toplam 15 milyon dolar ve 1 trilyon 742 milyar TL usulsüz kredi kullandırmış ve bu krediler batmış. Batan halkın parası olunca kimse umursamıyor tabii.
Mafya yoluyla tahsilat
Kahramanmaraş’ta Uncular adıyla bilinen gruba diğer bankalar tarafından kredi alacakları için hacizler başlatılır. Hacizlerden kurtulmak için Halk Bankası’ndan kredi verilmesi düşünülmektedir. Ancak gayrimenkuller üzerinde diğer bankalar adına haciz ve ipotekler bulunmaktadır. Ayrıca bu firmaların Kahramanmaraş’tan kredilendirilmesi dikkat çekecektir. Çözüm şöyle bulunur: Tapu görevlisi Salim Akansel ikna edilerek gayrimenkuller üzerinde hiç haciz ve ipotek yokmuş gibi, tapu kütüğüne kaydedilmeksizin 1. dereceden ipotek belgesi düzenlenmesi sağlanır. Kredi de firmanın faaliyet bölgesi dışındaki Halk Bankası Merkez Şubesi’nden verilir. Verilen kredi toplamı 32 milyon marktır. Ancak işler planlandığı gibi gitmez ve Halk Bankası’nca verilen yüksek montanlı krediye rağmen firma kurtarılamaz ve batar. İpoteklerin sahte olduğu ve tapuya kayıtlı olmadığı bu aşamada ortaya çıkar. Yenal Ansen sorunu nasıl çözmüştür dersiniz? Gelin gömlek kralı ve Ansen’in kirli işlerinin yıkayıcısı Özkan Akkayagil’in savcılara verdiği ifadelerden dinleyelim olayın gerisini:
“Bir Ankara seyahatinde Yenal Ansen ile kendi makamında konuşurken bana, senin çevren geniştir. Halledilmesi gereken önemli bir konu var, Genel Müdür olması nedeni ile kendisini etkilediğini, söyledi. Ben de şu anda aklıma hiç kimse gelmiyor, araştırayım size haber veririm dedim. Geri dönüşüm esnasında Kahramanmaraş’ta sevilen ve sayılan bir insan olan bir sene önce vefat eden Erol Kamer’in bu işi halledebileceğini düşündüm, kendisini telefon ile aradım. Erol Kamer de gelirsen gerekli yardımı yapmaya hazırım dedi. Bunun üzerine Yenal Ansen’e telefon açarak Maraş’ta bu işi halledilebilecek bir şahıs bulduğumu söyledim. O da bana acele Kahramanmaraş’a gitmemi ve bu işi halletmemi ayrıyeten bankanın hukuk müşavirleri olan Güler Hanım ve Önder Bey’i Gaziantep’e yollayacağını, bu iki şahsın beni Antep havalimanında karşılayacaklarını ve benim yanımda bulunmalarının faydalı olacağını söyledi.
Tapu memuruna baskı
İki araba halinde Maraş’a Erol Kamer’in yanına gittik. Konuyu anlattık. Erol Kamer de konudan haberinin olduğunu ama detayını bilmediğini, bildiği kadarı ile Uncu ailesine yardım eden tapuda bir şahsın bu işi yaptığını ve şu anda bu şahsın kendi himayesinde olduğunu söyledi. O akşam şahısla görüşme imkanımız olmadı. Ertesi sabah ben Güler Hanım, Önder Bey ve Erol Kamer bir araya gelip bu konuyu çözmek için konuşmaya başladık. Ancak bu sorunu aramızda çözemedik. Bunun üzerine bankanın hukuk müşaviri Güler Hanım, Yenal Ansen’i telefonla arayarak konuyu anlattı. Güler Hanım’ın toplu halde Ankara’ya gidersek bu işi rahat bir şekilde çözebileceğimizi söylemesi üzerine hep beraber Ankara’ya gittik. Ankara’da Sürmeli Otel’de bir toplantı odası ayarlayıp, ben Güler Hanım, Önder Bey, iki banka müfettişi ve teftiş kurulu başkanı Adem Bey’le beraber toplantı yaptık. O esnada tapuda çalışan şahıs dışarıda bekliyordu. Daha sonra şahsı içeri alıp bu olaylar hakkında konuştuk ve şahsa tapu tahsis sıralamasında Halk Bankası kaçıncı sırada olduğu sorulduğunda şahıs Erol Kamer’in telkinleri ile ilk sıranın Halk Bankası’nda olduğunu söylemesi üzerine, Halk Bankası tapu tahsisinde birinci sıraya geçti. Bu olaydan bir iki gün sonra Yenal Ansen’in telefonunu arayarak bu konunun sonucunu sordum. O da bana Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü’nde sorun olduğunu fakat halledeceklerini söyledi.”
Özkan Akkayagil, çabalarının karşılığını kendisine usulsüz kredi verilerek, Gülen Arıkan Genel Müdür Yardımcılığı’na terfi ederek, tapu personeli Salim Akansel işten çıkartılmayarak aldı. Bu arada olayın Halk Bankası’ndaki kısmını araştırıp, “gerekli şekilde” rapor düzenleyen müfettiş iyi bir şubede müdür yapılarak ödüllendirildi. Tapu ile ilgili Kahramanmaraş Ağır Ceza Mahkemesi’nin 1998 / 12 sayılı dosyasında görülen dava ise, sık sık yapılan hakim değişikliği ile bitecek gibi görülmüyor. Davaya ilk bakan hakim emekli oldu.
Hukuk… Hukuk… Hukuk… Neredesin?