Türkiye’de nasıl kafalar karma karışık. Dünyada da öyle. Savaş çıktı çıkacak, ertelendi erteleniyor! Gündemler karışık, olaylar farklı. Basına bakıp bir şey anlamak mümkün mü?
İngilizler’in etkin gazetesi Guardian’a göre Tony Blair bile savaşın paniğinde. Guardian Gazetesi, ABD’nin birkaç hafta içinde Irak’a saldıracağını yazdı. Gazeteye göre saldırı kararı alındı. BM raporu formaliteden bekleniyor. Karar 31 Ocak’taki Bush-Blair görüşmesinde açıklanacak. İngilizler’in paniği olsa olsa Türkiye’nin Kuzey Irak’ta onları görmek istememesinden kaynaklanıyordur. Onu da ekonomik baskıyla aşmak için yakında bulurlar bir oyun. Savaş kararı verdikten sonra.
Amerika’nın etkin gazetesi New York Times’a göre, Bush yönetimine yakın kaynaklar eskisi gibi konuşmuyor. ABD yönetimi silah denetçilerinin Irak’ta incelemelerini sürdürmelerine fırsat vermek için harekatı bir süre ertelemeyi kabul etmekten yana. Bush yönetiminin tutum değiştirmesine, Fransa ve Almanya gibi Avrupalı müttefiklerin yanı sıra BM Güvenlik Konseyi’nin veto yetkisine sahip üyeleri Rusya ve Çin’in, harekat konusunda acele edilmesine karşı çıkmaları etken olmuş. Amerika ne yapıp edeceği bu savaş için tarihe not bırakıyor anlaşılan. Yarın başka konuşacaklar nasıl olsa. İç kamuoyunda savaş yanlıları sabırsız ya, neden sıralanıyor. Savaş kararı verdikten sonra.
Bizim basının bir kısmı zaten savaşta. Neler olacak neler? Bizimkiler savaşa giriyor, çıkıyor. Petrol bölgelerini alıyor. Amerika ile anlaşıyor, pazarlıklar acayip. İyi de basına bakıp neyi nereye koyacağını bilemeyen sıradan insanlar için bunca bilginin içinden çıkmak mümkün mü? Hayır. Onlar medya mağduru olmaya devam edecekler. Savaşlar devam ettikçe.
* * *
Oysa Amerika’nın fikri ile zikri arasındaki birlikten çok az kimse bahsediyor. PKK’nın yerine oluşturulan KADEK ile Amerikalılar’ın yaptığı görüşmeler, bölgesel yeni dayanışmaların, arayışların göstergesi. Yarın savaş olduğunda Türkiye Batılı güçlere direnirse, inanın terör belası bir anda hortlayacak. Bakın şehirlerde nasıl ortaya çıkacaklar. Bombalarıyla, silahlarıyla. Can Dündar yazıyor da farklı bir ses çıkıyor basınımızda. Savaş ile terör arasındaki bağı ortaya koyan bir bakış.
Bir de Kıbrıs var tabi. Kafalar orada da karışık. Ama bunda karışık kafalar sadece bizde var. Örneğin barışın hüküm sürdüğü ve ayrı toplumların çatışmadan yaşadığı Ada için ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Richard Boucher, olası bir Kıbrıs’a yardım konferansına katılmaya hazır olduklarını açıklıyor! Neden?
Sözcü, Kıbrıs’ta bölünmüşlüğü sona erdirecek bir çözümü teşvik etmek amacıyla, lojistik ve teknik destek ile para yardımı şeklinde olası bir yardım konferansına katılmaya hazır olduklarını belirtti. Boucher açıklamasında; ‘ABD böyle bir konferansa katılmaya ve mali desteğe hazırdır’ diyor. Amerika, Türkiye ile ilgili her şeyde hazır ve nazır. Emperyalizmin hazır olmadığı bir tek yer yok ki zaten. Savaşla beslenmelerine izin verdikçe.
* * *
Gündemin karmaşasında gözünüzden kaçmıştır belki. 160 cemaat vakfına taşınmaz mal edinme izni çıktı geçenlerde… Bundan böyle Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün izni ile dini, hayri, sosyal, eğitsel, sıhhi ve kültürel alanlardaki yollarla taşınmaz mal edinebilecekler. ‘Cemaat Vakıflarının Taşınmaz Mal Edinmeleri, Bunlar Üzerinde Tasarrufta Bulunmaları ve Tasarrufları Altında Bulunan Taşınmaz Malların Bu Vakıflar Adına Tescil Edilmesi Hakkında Yönetmelik’, Resmi Gazete’nin dünkü sayısında yayımlandı.
Bakın bundan sonra olacaklara. Ne paralar çıkacak ortaya. Bu vakıf işleri çok karar kaldırır daha. Gözünüzü açın. İçte, dışta olacaklara hazır durun. Neler olacak neler. Böyle sessiz bekledikçe.
27 Ocak 2003