22 Nisan 2001
İçişleri Bakanı İstanbul’da yaşanan büyük kavganın belgesini arıyordu! “Belge, bilgi getirin soruşturalım” diyen Tantan kendi elinde de bulunan bu belgeyi gördüğünde gereğini yapacak mı?
Yalan söylüyorlar. Saklıyorlar. Çarpıtmaya çalışıyorlar. Ama gerçeklerin üstünü kapatmalarına izin vermeyeceğim. Yazdıklarımla ilgili olarak hem Sadettin Tantan, hem de istanbul Emniyet Müdürü Kazım Abanoz açıklamalarında doğruları söylemiyorlar. Hele o bulmaca gibi konuşan Sadettin Tantan, hukuksuzluğunu yolsuzluk ve usulsüzlük kalkanının arkasına saklayıp, ne olduğu anlaşılmayan açıklamalarla kafa bulandırıyor. Bağırıp, gözü yaşlı nutuk atınca gerçekler değişiyor mu? Benden belge istiyormuş… Bazı aymazlar da iki gündür yazdıklarımla ilgili olarak “belgesiz” deyip duruyorlar. İşte size belge. Bunu boş bir eldiven gibi yalan yazdı, bunlar dedikodu diyenlerin yüzüne fırlatıyorum. Bu belge Sadettin Tantan’ın da elinde var. Yok derse o da yalan. Hadi yok sayalım şimdi elinde bilsin. Gereğini yapsın da görelim.
Bakın istanbul gibi bir ilin valisi İçişleri Bakanı’na neler yazıyor? Ne diyor? Sonra nasıl karşılık alıyor? Noktasına, virgülüne dokunmadan belgeyi açıklıyorum. Daha bitmedi. Bu işin peşini bırakmayacağım. Benim peşime takılan ajanları, çabalarını, yasa dışılıklarını, şantaj amacıyla görev verilen gazetecileri, neler yaptıklarını tek tek açıklayacağım. Yolsuzluk ve usulsüzlükle mücadele ediyoruz diyerek çete haline dönüşenlerin maskelerini tek tek yırtacağım.

T.C.
iSTANBUL VALiLiği
Özel Kalem Müdürlüğü
Sayı : BO54VLK4340400/01.(7)-260 15/03/2001
Konu :
Sayın Sadettin TANTAN içişleri Bakanı
İLGİ : a) İçişleri Bakanlığının 06.11.2000 tarih ve özel Kalem Md. 12/926 sayılı İstanbul Valisi adına yazısı.
b) İstanbul Valiliğinin 02.02.2001 tarih ve özel Kalem Md. 01.(7) – 120 sayılı Sn. Bakan adına yazımız.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü, Emniyet Müdürü Sn. Kazım ABANOZ imzası ile 23.11.2000 tarihinde Sn. İçişleri Bakanımızın emirleri gereği olduğu belirtilerek “Rüşvet ve Yolsuzlukla Mücadele Büro Amirliği”nin kurulmasını Valilik Makamının onayına sunmuştur.
Emniyet Müdürlüğü bünyesinde yeni bir teşkilatın kurulmasının gerekçesi olarak, Sn. Kazım ABANOZ “Yolsuzluk ve rüşvet İstanbul’un kanayan yarasıdır. Ben buraya geldikten sonra, İstanbul’da üç bölgede geniş haber alma ağını oluşturma faaliyetine başladık. Yani bu bölgelerde motorize ekipler oluşturuldu. Bu ekiplerin görevi sokak köşelerine kadar, mutemet dediğimiz, yani itimat edilen kişiyi tespit edip ……. geniş mutemet ağı dediğimiz bu ağı ördük……… bu bilgileri merkezde topluyorlar. Bu çalışma gurubu operasyon yapmıyor. Tüm bilgiler Merkezde bir değerlendirmeye tabi tutulacak” şeklinde açıklamada bulunmuştur.
Emniyet Müdürlüğünün bu teklifi 23.11.2000 tarihinde İçişleri Bakanlığına sunulması talimatı ile onaylanmış, Valiliğimizce 28.11.2000 tarih ve 1371 (özel Kalem Md.) sayılı Sn. Kazım ABANOZ adına yazılan yazı ile de “Anayasamızın ve mevcut mevzuatımız göz önünde bulundurularak, söz konusu büronun kuruluş yönergesi ve çalışma talimatının hazırlanıp TMK’ya dahil edilmesi talebi ile içişleri Bakanlığına teklif edilmesini, Bakanlığımızın Olur’una müteakip büronun faaliyete geçirilerek, işlerlik kazandırılması” talimatı Emniyet müdürlüğüne intikal ettirilmiştir. (Bu girişim konusunda zat – ı alinizin adına yazılan ilgi (b) deki yazımızda bilgi verilmiştir)
Bugüne kadar İçişleri Bakanlığına bu teklifin hazırlanıp gönderilmemesine rağmen bu mahiyette bir çalışmanın hukuki hiçbir temele dayanmaksızın Emniyet Müdürlüğünde fiilen sürdürülmekte olduğuna dair bilgiler mevcuttur.
Kısa bir süre önce bir gece yarısı, İstanbul Valisi’ni resmi ikametgahında ziyaret eden Emniyet Müdürlüğünde önemli bir şubenin başında bulunan başarılı ve güvenilir bir Emniyet Müdürü özetle “İstanbul Valisi Erol ÇAKIR aleyhine rapor vermeleri yolunda ajanlarına baskı yaparak raporlar düzenlettiklerini, bundan dolayı vicdan azabı çektiğini ve özür dilediğini, bu raporları Sn. Emniyet Müdürü ve Ankara’daki çok üst düzey bir yetkilinin Vali’nin açığının bulunması talimatı üzerine hazırlattıklarını, İçişleri bünyesinde İstanbul Valisi ile İstanbul Emniyet Müdürü arasında büyük ihtilaflar vardır görüntüsü yaratılarak veya suni olarak tırmandırılarak her ikisinin de görevden alınması amacıyla bir senaryonun uygulanması yolunda çalışmalar yapıldığını” ifade etmiş, ancak düzenlettirildiğini belirttiği İl Valisi’nin Esenler Otogarı işleticileri ile yiyip – içtiği ve işbirliği yaptığına dair olduğunu açıkladığı belgeleri vermekten imtina etmiştir. Elbette başka tertipler de söz konusu olabilir.
İçişleri Bakanlığının bizzat zat – ı aliniz tarafından imzalanıp İstanbul Valisi adına gönderilen ilgi (a) daki genelgedeki aynen “. ..Vatandaşlarımız tarafından intikal ettirilen bilgi ve belgeler ve halk arasında.. dolaşan duyumlar mutlaka değerlendirilecektir.
Kamu kaynaklarının kullanımı ile ilgili işlemler (kredi, teşvikler, ihaleler, önemli harcamalar gibi) ve bu işlemlerle ilgili tüm şahıslar yakından izlenecektir.” Talimatı ile yukarıda Emniyet Müdürlüğü bünyesinde kurulması teşebbüs edilen (muhtemelen fiilen gerçekleştirilen) oluşumun amaçları arasındaki bağın dikkatle incelenmesi sonunda, çok yanlış ve sakıncalı sonuçlara varmanın mümkün olduğu değerlendirilmektedir. İstanbul Valisi hakkında doğru olmaması temenni edilen yukarıda verilen bilginin ışığında yapılabilecek bir değerlendirme de bu konunun ne ölçüde istismar edilebileceği ve keyfi kullanılabileceğinin işaretlerini vermektedir.
Bu tür bir uygulama teşebbüsü;
Anayasamıza, hukuk devletinin temel ilkelerine, insan haklarına ve kişi haklarına açıkça aykırıdır.
Polis Devleti çağrışımları yapmakta, jurnalciliğin yeniden hortlatılmaya çalışıldığı intibaını vermekte, suçsuz insanların polis kayıtlarına geçirilmesi gibi bir tehlikeyi bünyesinde taşımaktadır.
Bölücü, yıkıcı ve irticai kesimlerle ve devleti sinsice tehdit eden tarikatlaşma çabaları ile yapılması gereken güvenlik dahil topyekun mücadelenin hedeflerini değiştirmektedir.
Polisiye yöntemlerle bir kısım tamamen ekonomik ve ticari faaliyetlerin denetlenmeye çalışılması hem uygulanan Temel Ekonomi Politikasına (Serbest Piyasa Sistemine) müdahale ve bunları engelleme sonucunu doğuracak, hem de işadamlarının belgesiz-delilsiz karalanmasına sebep olacak bir sakıncayı ortaya koymaktadır.
Bütün bunlara ilaveten; şahsi hesaplar veya hesaplaşmalar, siyasi veya ideolojik veya tarikatçı amaçlar, ekonomik menfaat veya rant hevesleri; kin ve nefret duyguları, muhalifleri yıpratmak veya yok etmek amaçları ile bu konunun olabilecek istismarının sonuçlarını düşünmek bile ürkütücü olmaktadır.
Bu nedenlerle;
a) İstanbul Valisi hakkında düzenlendiği ileri sürülen belgelerden Vali hakkında cezai, inzibati veya idari işlemleri gerektirenler hakkında hukuk devletinin mecbur kıldığı işlemlerin zat-ı aliniz tarafından derhal yaptırılması sağlanmalıdır.
İstanbul gibi bir megapol’de, devleti, hükümeti ve ayrı ayrı her bakanı temsil eden, Devletin bütün sırlarının emanet edildiği Vali hakkında gerçekle hiçbir ilgisi olmayan yalan-yanlış bilgileri, yasadışı yöntemlerle toplamak ve bunları herkesin gördüğü usullerle kasıtlı olarak kullanmak çabaları hiç kimseye yarar ve onur sağlamayacağı açık olduğu gibi gece-gündüz özverili bir tempo ile çalışan ve tek amacı iyi işleyen ve halka iyi hizmet götüren bir devlet mekanizmasını tüm mevzuatın öngördüğü şekilde ve doğruluk-dürüstlük çizgisinde hizmette tutmak olan, İstanbul Valisi’nin de gerek resmi işlerinde ve gerekse özel hayatında endişe edeceği bir durum asla söz konusu değildir.
İstanbul’da Valiliğimizce her alanda propagandaya ihtiyaç duyulmadan yapılan hizmetler ve yürütülen işler (özellikle bütün sıkıntılara ve engellere rağmen yapılan rutin dışı çalışmalar ve projeler) objektif değerlendirme yapan üst makamlarca ve İstanbul halkı tarafından övgü ile karşılanmaktadır.
İstanbul Valisi, doğru ise mevcut ise söz konusu belgeleri, bilgileri, raporları ne varsa öğrenmek ve herkes için söz konusu olabilecek yalan-yanlış, dedikodu ve haberleri belge haline getirenlere karşı yasal haklarını kullanmak istemekte ve düzenlettirildiği belirtilen belgeleri bu yazı ile resmen talep etmektedir.
b) Amirleri olan il Valisi hakkında alt kademe bazı personeline “Valinin açığının bulunması” yolunda talimatlar verdiği bizzat talimat alanlar tarafından ifade edilen, müşterek çalışma ve dayanışma ruhunu kaybetmiş, amiri hakkında gerçeğe tamamen aykırı yalan-yanlış jurnal raporları düzenlenmesini teşvik ettiği bilgileri alınan, 02.02.2001 tarihli zat-ı aliniz adına arz edilmiş yönetsel ve kişisel nedenleri şahsında taşıyan, yine zat-ı aliniz adına arz edilmiş 22.02.2001 tarihli yazımızda bulunduğu trafik görevindeki yolsuzluklarıyla adeta suç makinesi haline gelmiş ve il dışına atanmış Emniyet görevlisini yaklaşık altı ay sonra İstanbul’a döndürüldükten sonra aynı göreve atayarak yeni suç oluşumlarına neden olan, İstanbul Emniyet Müdürü Sn. Kazım ABANOZ hakkında cezai ve inzibati işlemlere müfettiş görevlendirilerek başlanılmalıdır.

Aynı şekilde İstanbul’un en büyük Mülki idare Amiri olan iI Valisi hakkında yasadışı yöntemlerle yasal gereklerini yapmadan illegal kullanmak amaçlı bilgi ve belge topladığı yukarıdaki şekilde bilgi edinilmiş olan varsa söz konusu oluşumda çalışan ve yapılan eylemde görev alan Emniyet Personeli hakkında da derhal cezai, idari ve inzibati işlemlere başlanılması takdirlerinize önemle arz edilmektedir.
c) İstanbul gibi sorunlu ve büyük bir ilde görev yapan Emniyet Müdürü Sn. Kazım ABANOZ’un gerekçeleri daha önce iki kez yazılı olarak zat-ı alinize arz edilmiş ve bu defa da üçüncü kez arz edilen nedenlerle (iI Valisi ile aralarındaki ihtilafların büyümesi ve her ikisinin de birlikte alınması zemininin hazırlanması beklentisi ve yanlışına düşülmeden) derhal İstanbul’dan alınması gerekmektedir.
Bilgi ve gereğini önemle takdirlerinize saygı ile arz ederim,
Erol çAKIR
Vali
İçişleri Bakanı: İstifa yok
ŞÜKRAN ÖZÇAKMAK İstanbul
İçişleri Bakanı Sadettin Tantan, ANAP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz’la aralarında kavga olduğu ve istifa edeceği iddialarıyla ilgili “Böyle bir şey asla söz konusu değildir” dedi. Tantan, “Biz, artık soygun düzenine ‘dur’ demek zorundayız. Soygun düzeninin kirli insanları, artık kendilerini halkın gözü önünde kayıt altına almışlardır” diye konuştu.
ANAP Fatih İlçe Kongresi’ne katılan Tantan, kendilerini hiçbir gücün yıldıramayacağını belirterek, “Yeter ki sizin iradeniz, bizim üzerimizde devam etsin. Ümit ediyorum ki, parti disiplini içerisinde genel başkanımızdan milletvekilimize, il ve ilçe teşkilatlarına kadar dargınlık ve kırgınlıkları bir tarafa bırakarak, bir bütünlük, büyük bir heyecan içerisinde, bütün arzu ve isteklerimizi gerçek şekliyle halkımıza geri dönerek anlatırsak, bütün halkımızın isteklerini uygulamaya sokmamız için hiçbir engel bizi asla önleyemez.”
“Bireysel birtakım güvensizlikler olabilir ama ülkeyi istikrarsız bir ortama sürüklemek hiç kimsenin menfaatine değildir” diyen Tantan, “Yolsuzluk ekonomisi, bu ülkenin var olan ahlaki, siyasi, kültürel ve ekonomik çöküntüsünü beraberinde getirmiştir. Buna karşı mücadele, hep beraber olmalıdır” dedi.
Vali: Gereğini yapacağım
NESLİHAN CUYAR İstanbul
İstanbul Valisi Erol Çakır, Emniyet Müdürü Kazım Abanoz’un kendisini izlemek için ekip kurduğu yönündeki haberleri çok ciddiye aldığını belirterek, “Milliyet, ciddi ve güvenilir bir yayın kuruluşudur. Benimle ilgili hususları ciddi olarak araştırmayı düşünüyorum” dedi.
İki gündür Ankara’da bulunan Çakır dün İTÜ Tekstil Mühendisliği’nin düzenlediği “İstanbul Tekstil 2001” kongresinin açılışına katılan Çakır, gazetecilerin konuya ilişkin sorularını şöyle yanıtladı:
“Hizmet çarkları dönerken çıkan problemlerle ilgili olarak basınla görüşmem uygun görülmez. Çünkü hizmet çarkları içinde bu problem halledilir. Ancak Milliyet gazetesi ciddi ve güvenilir bir yayın kuruluşudur. Orada yer alan benimle ilgili hususları ben de ciddi olarak bundan sonra araştırmayı düşünüyorum. Araştıracağım ve bu araştırmalar sonunda şöyle veya böyle bir bilgiye ulaşırsam bunun gereğini yapacağım.”
Çakır daha sonra Valiliğe geçerken, kendisini işyerinde çok nadir ziyaret eden eşi Mübeccel Çakır valiliğe geldi ve Erol Çakır’la yarım saat görüştü.