09.12.1998
Nesim Malki’nin öldürülmeden aylar önce ugradigi saldirinin iki tetikçisi, polise ‘Talimati Mustafa Kefeli’den aldik. Kocaeli Emniyet Müdürü Nihat Camadan da bizim için sahte tutanak tuttu’ dedi
Nesim Malki cinayeti sorusturmasinda sessiz sedasiz önemli gelismeler yasaniyor. Malki’nin Kibris’ta kurup Türkiye’ye tasidigi Tunca Bank’in islemlerini kolaylastirma konusunda ‘yardimci olan’ bazi siyasilerin, Nesim Malki’den paralarini alamayinca tetikçi tuttuklari biliniyordu.
Ben de 18 Ekim günü bu kösede ‘Suskun kalanlar artik konusmali’ diye yazdigimda, Tunca Bank’in kurulus zamanlarinda Nesim Malki’nin kursunlanmasi olayini aktarmistim. Mustafa Kefeli bir konussa pek çok olay aydinlanir demistim. O günden bu yana gelisen olaylar beni hakli çikardi. Simdi konusmasi için her yerde Mustafa Kefeli araniyor. 1995 yilinda Malki öldürülmeden aylar öncesinde ugradigi silahli saldiridan yara almadan kurtulmustu. Bu saldirinin azmettiricisinin Mustafa Kefeli oldugu iddia ediliyor. Iddianin sahibi, olayin tetikçileri Hasan Akdogan ile Tuncay Seker. Her ikisi de Istanbul’da sorguda bulunuyorlar.
Istanbul DGM Savciligi’nin takibi, Organize Suçlar Sube Müdürlügü’nün düzenledigi baskinla ele geçirilen Hasan Aydogan ile Tuncay Seker, çok ilgi çekici itiraflarda bulunuyorlar. Ifade tutanaklarina geçen bu itiraflarin bazilarini aktarmak istiyorum:
“Biz Nesim Malki’ye karsi giristigimiz silahli saldiri eyleminde olayla ilgili talimati Mustafa Kefeli’den aldik. Malki banka kurulusu sirasinda söz verdigi halde bir parayi ödememis. Kendisini bu konuda uyarmak için evinin önünde iken ayagina ates açtik. Soförüyle küçük bir bogusma geçirdik. Daha sonra Hasan Akdogan’in arabasiyla Kefeli’nin garajina gittik. Orada Kefeli’nin kardesi Fikret Kefeli ile bulustuk. Bizi Kocaeli’ne götürdü. Burada olayda kullandigimiz ve Hasan Akdogan’a ait olan aracin, olay tarihinden bir gün önce kaçirildigi seklinde bir tutanak düzenlendi. Bu tutanagin düzenlenmesinde bize Emniyet Müdürü Nihat Camadan yardimci oldu. Olayda kullandigimiz tabancalari da arabada birakmistik.”
Evet, olayla ilgili olarak bu anlatilanlarin daha genis detaylari ve adlandirilmis hali, su an hem poliste, hem de savcilikta bulunuyor. Sorusturma da bu kapsamda gelisiyor.
Ifadelerde yer alan savlar dogru ise Nihat Camadan’in anlatacagi çok sey olmali.
Türkiye’nin bir döneminin sokak eskiyasina tesliminin arkasindaki koruma ve kollama duvarlarinin yikilma sürecinde karsimiza çikan adlari yilginliga kapilmadan, zamani en iyi sekilde kullanarak ortaya çikarmaliyiz.
Mustafa Kefeli’nin yurtdisinda oldugu ileri sürülüyor. Nerede olursa olsun bulunup, bildiklerini anlatmasi
saglanmali. Bu, Türkiye’de bir dönem siyasetin içine bilinerek, sirf paralari oldugu için sokulan, hayali ihracat vurguncusu bir dizi mafya babasinin maskesini de düsürecektir. Gün bugündür.
Nesim Malki cinayetinde kandan çok para önemlidir. Malki’nin para kaynaklari kadar onu sülük gibi emenler ile uluslararasi destekçilerin ortaya çikartilmasi, Türkiye üzerine oynanan oyunlarin açiga çikmasi anlamina gelir.
Türkiye’de bazi güçler Malki cinayetinin ortaya çikmamasi için ellerinden geleni yapmaktadirlar. Bu öyle bir boyuta vardi ki, 1996 basinda cinayetten hemen sonra, katiller ile ilgili olarak elde edilen bulgular yok edilmek istendi. Alinan ifadeler yok oldu. Daha dogrusu dosyalardaki yerlerinde bir türlü bulunamadi.
Jandarmanin dosyasinin basina gelenleri bu kösede aylar öncesinden yazmistim. Jandarma cinayet ile ilgili sorusturmasinda bugünkü tetikçilerin hepsine ulasti. Onlarin telefonlarinin dinlenmesi konusunda çalismalar da yapti. Hatta katillerin kimler olduklari konusunda ad ad saptamalar yapildi. Peki bunlara ne oldu? Kimler, hangi düsünce ve baski gücünü kullanarak bu dosyayi kapattirdi? Kanla ugrasmaktansa, bununla ugrasip gerçegi ortaya koymak Türkiye için daha önemlidir. Çünkü kanin niçin ve kimler tarafindan döküldügü artik bilinmektedir.
Simdi Mustafa Kefeli bulunup dinlenmeli. Eski futbolcu oldugu için ‘Topçu’ lakabiyla anilan ve Türk Ticaret Bankasi skandalinin bas aktörleri arasinda yer alan, kimi zaman Alaattin Çakici, kimi zaman kendisi, çokça ‘Laz mafyasi’ için çalisan Kefeli’nin bu islere neden ve kimlerce bulastirildigi ortaya çikarilmali. Eger parayi ve devlet içindeki iliskiler agini izlemez ve bunlari belgelemezsek, yarin bu islerle ilgili olarak suçlanan herkes, kanli ve kara paralarinin sagladigi kara binek otolarinin devasa camlarinin ardindan bize siritmaya, Türkiye’nin kanini emmeye devam ederler. Bunu artik içimize sindirecek miyiz?
Türkiye’de bu adamlar hesap vermeyecekse kim verecek?
Peslerine takildiklari o kara dolarlarin Türkiye’yi Kafkaslar’da ve Ortadogu’da yem olarak kullanmak amaciyla hazirlanmis ‘zoka’ oldugunu mafya bozuntularinin anlamasi mümkün degil ama ya devleti yönetenler?.. Onlar ne yapiyorlar?
Neden sormuyorlar, kim kapattirdi Jandarma’ya Nesim Malki sorusturmasini diye? Neden sormuyorlar, bu degirmenin suyu nereden geliyor, bu paralar nerelerden bulunuyor diye? Milli Güvenlik Kurulu, Türkiye’nin çekilmek istendigi batakligin boyutlarini görmüyor mu? Görüyorsa neden duruyor?
Türkiye küçük kafalarin ülkesi
olamaz. Içine çekildigimiz tuzagi anlamayan gider, anlayan gelir. Bu ülke sokaktaki mafya bozuntusuyla, üç bes hirsiz bürokratin, kokusmus siyasetçinin eline kalir sananlar aldanirlar.
Kalmaz. Ispat isteyenler, Mustafa Kemal’in ‘Gençlige Hitabesi’ni
okusunlar yeter.