Türkiye Irak savaşı nedeniyle üç büyük mücadelenin içinde. Birincisi Kürtler’in Kuzey Irak konusunda Türkiye’yi istemeyiz korosunu bastırmak, ikincisi TBMM’nin fezlekeyi istemeyiz uyarısını çözmek, üçüncüsü de Amerika ile ilişkilerinde geldiği hassas noktayı aşmak.
Ankara’da fezleke konusunda TBMM’nin kararının zor olacağı artık ayan beyan ortada. Fazla zorlanırsa sanıyorum TBMM fezlekeyi reddetmeden, yani hükümeti çoğunluk olarak sıkıntıya sokmadan, bulunacak bir yöntemle iade edecektir. Bu karar mekanizmasında fezlekeyi kabul sıkıntılı. Bugün olmasa da yarın AKP’de çatlaklara yol açar. Hele Necmettin Erbakan’lı bir SP muhalefeti bunu çok önemseyecektir. Bunun için Recep Tayyip Erdoğan’ın yaptıklarına dikkat kesilmekte fayda var.
Dışişleri Bakanlığı bizim Kuzey Irak dediğimiz ama aslında Irak Kürdistanı diye geçen bölgede toplanan yerel parlamentoyu bugün kendine muhatap saydı. Oradan yapılan ‘Türk askerinin bölgeye girişine Amerika mani olsun’ açıklamasına hemen bir açıklamayla karşılık verdiler:
‘Biz zaten bölgede kalıcı bir şey yapmayacağız, bir kötü niyetimiz yok’ mahfilinde.
O parlamento bizim dışişlerini kendine muhatap ettiği için çok sevinçlidir. Ama diyorum ki Türkiye bunları önemsemeyip, gerektiği düzeyde karşılıklar verse, sorunun çözümünde belki ön alabilir.
* * *
Irak savaşının Türkiye ve bölge açısından yumuşak karnı Kürtler’dir. Kürtler Amerika’nın bölgesel etkinliği açısından en önemli malzeme. Gerçi tarihte Kürtler’i Amerika pek çok kez yarı yolda bırakmıştır ama şimdi öyle olmayacak galiba. Çünkü kendisine vatandaşlık bağıyla bağladığı yedi bine yakın Kürt de var. Kürtler olmadan yapamayacağı çok iş var.
Türkiye Irak savaşı öncesinde Amerika’ya savaş sırasında bölgedeki Kürt gruplara verilecek silahların kontrolünün birlikte yapılmasını ve sonrasında da bölgedeki peşmerge gruplarının silahlanmasının birlikte sonlandırılmasını iletti. Buna göre Türkiye dağıtılan silahları sonra Saddam düşünce Amerika ile birlikte toplayacak. Bölgeyi silahsızlandıracak.Türkiye’nin tezi peşmergelerin toprak bütünlüğü korunup Irak devletinin ordusuna katılmaları. Ya da silahsızlandırılmaları. Bölgede etkinlik noktasında bu çok önemli. Buna Barzani ve Talabani’nin yanı sıra şimdiden Türkiye’de terör yaratmaları için ön görüşmeleri yaptıkları PKK ya da diğer adıyla KADEK de karşı çıkıyor. Çünkü bölgede onların bu durumu Türkiye karşısında ellerini tamamen zayıflatacak. Silahsız kalmamak için savaşacaklardır.
Sonrası belirsizlikle dolu bir durum Irak savaşında Kürtler’in tutumu. Bunu Türkiye iyice görmek zorunda. Kürtler’le ilgili olarak sağlam temellere oturmayan her yaklaşım Türkiye için baş ağrısı olarak geri dönecektir. Bu nedenle Kürtler’in aşılması değil, bu sorunun çözümü için şimdiden sağlam temellerin atılması gerekiyor.
* * *
Amerika ile ilişkiler noktasında siyasi, askeri, ekonomik sorunların çözümünün en önemli bölümü de bu Kürt kartının Amerika tarafından nasıl kullanılacağının belirsizliği. Bu noktada Türkiye uyanık olmak zorunda. Bugün Amerika ile ilişkilerde siyasi istekler ve ekonomik yapılanma için, kayıpların karşılanması için ortaya konan gerçekler de bu tablonun bir parçası.
Türkiye Türkmenler’in, Kürtler’in, Araplar’ın komşusu değil artık. Türkiye Amerika’nın, Çin’in, Almanya’nın, Fransa’nın, İngiltere’nin komşusu.
Bunu görüp, buna göre tavır belirlemek yerinde olur. Yeni bir dünya kuruluyor. Türkiye yerini belli edecek. TBMM’den gözünüzü ve gönlünüzü uzak tutmayın.
26 Şubat 2003