06 Haziran 2003
Yolsuzluk konusunda önümüzdeki günlerde epey gürültü kopacak. Şimdi dedikodu ile gerçeği birbirinden ayırt edemeyen bir sürü kalem sahibi atıp, tutacak. Yolsuzluktan illallah demiş millet, bu yazarların yazılarından yola çıkarak küfredecek, bağıracak, ama işler aynen devam edecek. Çünkü bataklık değil mücadele edilen, sivrisinekler. Bir de yolsuzluk mücadelesinin rantını yeme isteği.
Türkiye’de yolsuzluk sarmalı şov amaçlı kullanılıyor. Alın size bir örnek:
TBMM KİT Komisyonu bundan birkaç yıl önce benim ortaya çıkardığım bir kayıp boru hattı incelemesi için alt komisyon kurdu. Olay şu: İstanbul Haramidere ile İzmit arasında benzin pompalama amaçlı boru hattı kurulmuş. 1978 yılında İslam Kalkınma Bankası’ndan 10 milyon dolar kredi çıkarılmış. Boru hattı ihale edilmiş, yapılmış. NATO boru hattının yanından döşenmiş bitmiş. Ama kimse teslim almamış. Hat yapılmış, 10 milyon dolar verilmiş ama kullanılmıyor. Çünkü kara tankerlerini kullanarak benzin ve mazot taşımacılığı yapan çevrelerin baskısıyla bu hat hala yürürlüğe konulabilmiş değil. Üstüne gecekondular yapılmış. Yer yer yıpranmış. Paralar heba olmuş, emekler heba olmuş, itibar heba olmuş. Hat heba olmuş. KİT Komisyonu önceleri olmadığı savlanan hattı yapımcı firmayla birlikte inceledi ve baktı ki boru hattı var. Ama o da bir şey yapamadı. Milletin iradesi hiçe sayıldı. O güzergahta trafik yoğunluğu yüzünden ölen insanlar, yaralı kalanlar, trafik kalabalığı ve uğranan zararları da düşünürseniz bu ülke için ağlamaz da ne yaparsınız?
HERKES HIRSIZ MI?
Türkiye’de iktidara gelen 1978 sonrası bütün iktidarlar bunu biliyor muydu? Biliyordu. TBMM bu olayı saptadı mı? Evet saptadı. Kamuoyu bilgi sahibi oldu mu? Evet oldu. Ne değişti? Hiçbir şey. İşte tehdidi oluşturan şey budur. Tehlike buradadır. Yani vurdum duymazlık. Hesap soramama hali. Denetimsizlik.
YOLSUZLUK DÜZENİ
Yolsuzluk bataklığı şovlarla kurutulmaz. Bu bataklığın kurutulması için yapılacak şey, milletin iradesinin oluşturduğu meclisin yasa çıkartmasıdır. Denetimi etkin, uygulamaları denetlenebilir, kimsenin de hukukun elinden kaçamayacağı düzeni kurması gereklidir TBMM’nin. Bunun dışında yapılanlar bir hiçtir hiç. Komisyon rayicini yükseltir, hırsızı daha zengin eder o kadar.
Anadolu’da yolsuzluğu yoksulluk doğurur. Yoksulluğu yolsuzluk artırır. Yol aranır o yüzden. Türk insanı yol olarak çıkışı, kurtuluşu anlatır. Yol bulmak için çabalar. Sonra bir de bakar ki yol arayanlardan bazılarının derdi başkadır. Aslında onlar ‘yollu’dur. Aradıkları başka bir şeydir. Yollu diye satılık olan kadınlara, erkeklere denir. Yollular, yollarını buldukları için, yol arayışına köstektir aslında. Ve onlar fiyatları mukabilinde ‘Yolsuzluk’ bataklığını oluştururlar. Yolluların, yol arayan Türkiye’de, yol için canını dişine takan insanlardan ayrılması gerekir. Yolluların amacı belli. Türkiye’nin aradığı yol belli. Yolsuzlukla, yollularla mücadele için yasa çıkartın lütfen, yasa. Koruma zırhlarını kaldırın, ihaleleri şeffaflaştırın, hırsızı, namussuzu, düzenbazı, katili, mafyacıyı, çete üyesini siyasetçi yapmayın, bürokrat yapmayın. Halkı yönetime katın. Oligarşiyi atın.
Yolunuz, bunları yaparsanız aydınlanır. Açık olur. Yolunuzun, yollular tarafından kesilmemesi için, ne olur çabuk olun. Yoksa Türkiye elden gidecek.